İşte görüntüler...
Paylaş - Tweet
Beyaz TV'de ekrana gelen Derin Futbol adlı programda izleyenleri şoke eden bir sohbet ortaya çıktı. Fenerbahçeli Tahir Kıran'ın Fenerbahçe'yi her daim savunan gazeteci-yazar Lube Ayar'a isminden dolayı ''kayganlaştırıcı'' benzetmesi yapması ve bu benzetmenin programın yorumcuları Rasim Ozan Kütahyalı ve Ahmet Çakar tarafından köpürtülmesi büyük tepki çekmişti.
Lube Ayar'a yapılan bu benzetme birçok kesim tarafından tepki toplarkan Okan Bayülgen, TV8'de ekranlara gelen Medya Kralı programında, başta Ahmet Çakar olmak üzere programdaki yorumcuları sert bir dille bombaladı. "Ben bu dört adamın erkekliklerini sorgulamaya açıyorum. Bu dört adam erkeklikleri ile igili medyaya açıklama yapsınlar. Erkeklik bir kadını böyle çirkin bir şekilde ezmek yok etmek değildir." dedi.
FOCUS HABER
"Özellikle bu Haftanin'deki olayla ilgili atılan bazı gazete başlıkları çok acımasız, insafsızdır. Devlet halkını bombaladı. Bunlar acımasız başlıklardır. Hiçbir devlet halkını kalkıp bombalamaz. Geçmişte yapılmış olabilir ama bizim iktidarımız da bunun yapılması mümkün değil. Burada bilip bilmeden yazan çizen malesef köşe yazarı sıfatı ile cambazlar da var."
Tayyip Erdoğan ile Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu arasında "Uludere istihbaratını" kim verdi tartışması başladı. Baransu yanlış istihbaratı MİT'in verdiğini iddia ederken, Tayyip Erdoğan ise bugünkü konuşmasında, Baransu'ya "cambaz" dedi.
Uludere katliamında Genelkurmay'a yanlış istihbarat verildiği iddiaları Taraf Gazetesi ile Tayyip Erdoğan arasında tartışmaya neden oldu. Dün katliamla ilgili ilk haberler gelmeye başladığı sırada Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu, internetten yayınladığı mesajlarında, Uludere'de yaşananlarla ilgili önemli bilgiler paylaşacağını duyurmuştu. Bir süre sonra, "Genelkurmay'a yanlış istihbarat veren MİT'tir" şeklinde açıklamalarda bulunan Baransu, bugün Taraf Gazetesi'nde yayınlanan köşe yazısında da iddialarını sürdürdü.
Baransu'ya yanıt bugün Tayyip Erdoğan'dan, Uludere katliamıyla ilgili ilk açıklamasında geldi. Baransu'ya "cambaz" diyen Tayyip Erdoğan, "Bu cambazların istihbarat teşkilatımız içinde böcekleri var" dedi.
Baransu'nun iddiaları neler?
Baransu, dün bütün gün Genelkurmay'a yanlış istihbaratı kimin verdiğine ilişkin bilgi edinmeye çalıştığını, bunun için hem bölgeden hem Ankara'dan hem de Genelkurmay'dan yetkililerle görüştüğünü ve operasyon yapılması doğrultusunda Genelkurmay'a yanlış istihbaratın MİT tarafından verildiği bilgisine ulaştığını yazdı. Baransu iddiaları doğrultusunda katliamın şu şekilde gerçekleştiğini yazıyor:
"Bilgi öncelikle PKK içerisindeki bir MİT ajanından gelmiş. Bombalanan bölgeden PKK'lıların geçeceği bu ajan sayesinde MİT'e iletilmiş. HAtta grup içerisinde Fehman Hüseyin'in olacağı yönünde bir bilginin Ankara'ya iletildiği iddiası var. İddia diyorum çünkü bu bilgiyi yalnızca bir isimden öğrendim. MİT kendisine iletilen bu istihbaratı Genelkurmay Başkanlığı'yla paylaşıyor Ardından da bölgeye heron gönderiliyor. Heron, bölgedeki sivil vatandaşların görüntüsünü alıp, Ankara'ya iletiyor. Ankara'da görüntüleri gören yetkililerden biri durumdan şüpheleniyor. Grubun sivil olma ihtimali üzerinde duruyor. Şüphe üzerine konu yetkililerle paylaşıyor. MİT'le iki kez temasa geçiliyor. MİT yetkililerine şüpheler aktarılıyor. MİT, 'grup kesin PKK'li' deyip, kendilerine gelen istihbaratın sağlam olduğunu Karargâha bildiriyor. 'Kesin' ifadesi üzerine de HAva Kuvvetleri Kamutanlığı'nın emriyle uçaklar bölgeyi bombalıyor"
Baransu yazısının devamında, Genelkurmay açıklamasında yer alan, İnsansız Hava Araçlarının (İHA) görüntüleri 18.39'da aldığı, hava operasyonunun da 21.37-22.24 saatleri arasında yapıldığına ilişkin bilgileri hatırlatarak, görüntü alınmasıyla operasyonun gerçekleşmesi arasındaki yaklaşık 3 saatlik zaman farkını da Genelkurmay ile MİT arasındaki bu görüşmelere bağlıyor. Baransu'ya göre Genelkurmay'ın MİT ile yaptığı "İstihbarat kesin doğru mu" konulu görüşmeler, bu 3 saatte yapılmış. Baransu'nun iddiaları arasında MİT'in istihbaratını yalnızca Ankara'daki Genelkurmay Karargâhı ile paylaşıp bölgedeki tümen ve karakol komutanları ile paylaşmamış olması da var. Baransu'ya göre "olayın en skandal tarafı" bu. Zira bölgedeki tümen ve karakolların komutanları hayatlarını kaybeden köylüler ile ilgili tüm bilgilere hakim, dolayısıyla bu bilgi onlarla paylaşılmış olsa bu katliam yaşanmamış olacak.
Tayyip Erdoğan: Bu cambazların teşkilatta böcekleri var
Taraf Gazetesi'nin bu iddialarına cevap bugün Tayyip Erdoğan'dan geldi. Uludere ile ilgili ilk açıklamasını yapan Tayyip Erdoğan "Yanlış istihbaratı MİT verdi" iddialarını ortaya atanlara "cambaz" dedi. Erdoğan, "Bu cambazların istihbarat teşkilatımız içinde böcekleri var" şeklinde konuşurken, MİT'in herhangi bir istihbaratı olmadığını ve gün içinde açıklama yayınlayacağını belirtti.
SOL HABER
İŞTE DİĞER ÜNİVERSİTELERDEN GÜVENLİKÇİ FAALİYETLERİ
http://www.videoraporu.com/2011/03/zaman-yazarn-protesto-eden-ogrencilere.html
http://www.videoraporu.com/2011/12/ozel-guvenlikciler-universite.html
Aşırı soğuk ve kara rağmen sabahın erken saatlerinden cenaze güzergâhı üzerinde toplanmaya başlayan kalabalık, cenaze arabası geçerken hıçkırıklara boğuldu.
Cenaze kortejinin önündeki siyah limuzin Kim Jong İl’in dev bir portresini, onu izleyen araç ise na’şını taşıdı.
Kuzey Kore devlet televizyonu yeni lider Kim Jong Un’u cenaze arabasının yanında yürürken gösterdi. 27 yaşındaki Kim’i çok nüfuzlu amcası Jang Song Thaek, komünist parti liderleri Kim Ki Nam ve Choe Thae Bok, Genelkurmay Başkanı Ri Yong Ho ve Kara Kuvvetleri Bakanı Kim Yong Chun izliyordu.
Kim Jong İl’in gömülüp gömülmeyeceği ya da babası Kim İl Sung gibi mumyalanıp mumyalanmayacağı henüz belli değil. 1994 yılında ölen Kim İl Sung’un mumyalanması bir yıl sürmüş ve bu iş için Rus uzmanlara 1 milyon dolar ödenmişti.
Görgü tanıklarına göre Kim İl Sung’un özel bir anıtta tutulan cam katafalk içindeki mumyalanmış cesedi, odaya ziyaretçi girdiğinde hidrolik bir sistemle görülebilecek bir seviyeye yükseliyor.
VOA NEWS TÜRKÇE
Üsküdar Gençlik Merkezi’nde İsmail Güneş’in 25. sanat yılı anısına düzenlenen programda söz alan Anavatan Partisi eski Genel Başkanı Erkan Mumcu, muhafazakar camiayı sert sözlerle eleştirdi.
"MUHAFAZAKARIM" DİYEN KENTLİ LÜMPEN KİTLE
“Türkiye’de kendisine muhafazakar diyenler bir kere önce kendi köylülüklerini itiraf etsinler.” diyen Mumcu şöyle devam etti: “Muhafazakarlık henüz Türkiye’de tanığı olduğumuz bir şey değil. 1960'lara kadar Türkiye’de hâla muhafazakârlığa rastlamak mümkün. Kentliliğini bilen ve hâla Osmanlıdaki medeniyet mirasının varisi olma yetkinliğine sahip kentli insanlar vardı. Kentli muhafazakarlar vardı. Kentler taşralılar tarafından işgal edildiğinden beri Türkiye’de kendisine "muhafazakar" diyen bir lümpen kitle vardı. Bu kitle lümpendir çünkü kendi gerçek durumunun kendi kimliğine ilişkin gerçeği yansıtan bir bilince sahip değildir.”
ÜSTLENİLMİŞ MUHAFAZAKARLIK
Mumcu Türkiye’deki muhafazakarlığın içselleşmiş bir muhafazakarlık değil üstlenmiş bir muhafazakarlık olduğunu söyledi.
TAŞRALI KİTLELERİN MÜSLÜMANLIĞI
Eleştirilerine devam eden Mumcu “Türkiye’deki taşralı kitlelerin Müslümanlığı bile üstlenilmiş bir kimliktir. İdrak edilmiş içselleştirilmiş yaşanılabilinir bir kimlik değildir. Eğer yaşayabildikleri bir kimlik olarak içselleştirebilmiş olsalardı bu onları her şeyiyle ortaya çıkardı. Şiirle, sanatla ,estetikle, mimariyle, iç mimariyle kültürel varlık olmasıyla her şeyiyle ortaya çıkardı.” dedi.
HABER5
AZİZ YILDIRIM'DAN TARAFTARLARA MEKTUP
Grup üyelerinin ’Zamanın Mümtaz’ı o koltuktan defol’ ’Atatürk Gençliği görev başında’ sloganları attığı görüldü. Protestolar karşısında gülümsediği dikkatlerden kaçmayan Türköne, protestolar eşliğinde aracına kadar yürüdü. Protestolar karşısında sessiz kalan Türköne, daha sonra aracına binerek uzaklaştı. Protestolar sırasında bir eylemcinin Atatürk’ün fotoğrafı ile Türköne’yi takip etmesi gözlerden kaçmadı. (Ensonhaber)
Fatih Altaylı, "Biz Ermenileri öldürmüş olabiliriz, Ermeniler bizi öldürmüş olabilir. Ama dünyada hiçkimse Türkler soykırım yapmıştır diyemez, diyenin suratına tükürürüm. Bizim parlamento derse parlamentonun kapısına tükürürüm" dedi.